| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Phrasals | ride with v. | ile birlikte bir şey sürmek |
| Phrasals | ride with v. | ile bir araçta seyahat etmek |
| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Phrasals | ride over someone with his/her bicycle v. | bisikletiyle birinin üzerinden geçmek |
| Phrasals | ride with (one) v. | (biriyle) birlikte bir şey sürmek |
| Phrasals | ride with (one) v. | bir araçta (biriyle) birlikte gitmek |
| Phrasals | ride with (one) v. | (biriyle) bir araçta seyahat etmek |
| Phrasals | ride with someone v. | bir araçta biriyle birlikte gitmek |
| Phrasals | ride with someone v. | biriyle bir araçta seyahat etmek |
| Phrasals | ride with someone v. | bir hayvan üzerinde biriyle birlikte gitmek/seyahat etmek |
| Idioms | ||
| Idioms | ride with the tide v. | çoğunluğa uymak |
| Idioms | ride with the tide v. | çoğunluğun görüşüne uymak |
| Idioms | ride with the punches v. | dövüş sanatlarında bedenini gelen yumruktan geri çekerek yumruğun etkisini azaltmak |
| Idioms | ride with the punches v. | zorluklara göğüs germek/katlanmak |
| Idioms | ride with the punches v. | engellere/zorluklara adapte olmak |
| Idioms | ride with the punches v. | katlanmayı bilmek |
| Idioms | ride with the punches v. | üstesinden gelmek |
